Bukalemunun İnsana Zararları
Bukalemunun İnsana Zararları
Bukalemunlar birçok insan tarafından büyük ilgi görmektedir. Hatta bu ilgi bazı kişilerde edinip evde besleme boyutuna varmaktadır. Bukalemunlar en estetik sürüngenlerdir. Duygu değişimine göre renklerini değiştiren bukalemunlar kamufulaj açısından eşi benzeri olmayan hayvanlardır. Egzotik görünüşü ve gizemli yaşam tarzları bu hayvanları daha çekici yapmaktadır. Genelde bukalemun almak isteyen kişiler pet shoplara gittiklerinde dış ülkelerden gelen hayvanları alabilmektedir. Elbette yaşama ortamları ve koşulları değişeceğinden, olması gereken şartlar sağlanamadığı zaman malesef yaşamlarını kaybetmektedirler. Soğuk kanlı duruşu ve kendini sevdirme özelliğinin olmamasına rağmen çok ilgi çeken bukalemunların bakımı hayvandan hayvana değişmektedir. Bazılarının yemekle arası çok iyi olurken bazıları bu konuda sahiplerini zorlayabilmektedir. Genel yapısına baktığımızda uzun dilli bu hayvanlar genellikle 30 cm civarında bir boya sahiptir. Ayrıca uzunda bir kuyrukları vardır. Beslenmeleri genelde sinek ve böcek gibi canlılar ile olmaktadır. Sevimliliklerine gölge düşüren bir damak tadları vardır. Bukalemunlar renk değiştirebilme özelliği ile insanları kendine hayran bıraksa da ara sıra olumsuz davranışları olabilmektedir. Bukalemunu evcil hayvan olarak besleyenler için büyük çaplı ve telafi edilemez boyutlarda bir zararı görülmemiştir fakat her hayvan gibi bukalemunlarda sinirlenebilmekte zarar vermeye yatkın hayvanlardır.
Bukalemunun insana zararları nelerdir?
- Kızgın bukalemunlar ısırabiliyor. Bukalemunlar her ne kadar sevimli olsalarda bir o kadar da gergin hayvanlardır. Kolayca sinirlenebilmeleri mümkündür ve sinirlendiklerinde sahiplerini ısırdıkları da görülmüştür. Bu ısırıklar çok büyük ve dikiş getiren yaralanmalar değildir. Su ile yıkandıktan sonra antiseptik maddeler ile temizlenmelidir. Bu yaralar kısa sürede geçmektedir.
- Bazı bukalemunlar hasta olabilirler. Sağlıklı olduğundan emin olunmalıdır çünkü bu hayvanların yurt dışından gelmesinden dolayı hastalık barındırabilmeleri mümkün olmaktadır. Bunun tespiti için alınan hayvanların bir veterinere götürülüp kontrol ettirilmesi önerilmektedir.