Kan Almanın Zararları

Kan Almanın Zararları

Kan almak hayat kurtarıcı olabilir fakat risksiz değildir. Eskiden kan almanın bazı enfeksiyon oluşumu riskleri vardı. Günümüzde ise bu işlem, bağışlanan kanın her yönden incelenmesi ile birlikte bu riski neredeyse tamamen ortadan kaldırmıştır. Kan almanın zararları günümüzde genellikle enfeksiyon haricinde ortaya çıkmaktadır.

Kan almanın zararları nelerdir?

• Kan almanın yan etkileri: Kan alan kişilerde kaşıntı, titreme, baş ağrısı, göğüs ağrıları, sırt ağrısı, boğazda rahatsızlıklar, bulantı, baş dönmesi, solunumda güçlük çekme gibi yan etkiler meydana gelebilir. Bu tür durumları hissettiğinizde hemşireye derhal haber vermek çok önemlidir. Bu etkiler kan alındıktan birkaç gün sonra da görülebilmektedir.
• Alerjik reaksiyonlar: Bu durum karşılaşılan en yaygın tepkilerden biridir. Kanın alımı sırasında kan içerisindeki proteinlerin veya diğer bileşiklerin alımına vücudun tepki vermesi ile gerçekleşir. Belirtileri arasında kurdeşen ve kaşıntı gibi durumlar vardır. Nadir durumlarda bu reaksiyonlar çok daha ciddi sonuçlara yol açması kan almanın zararları arasındadır.
• Febril reaksiyonu: Bu reaksiyon, genellikle bağışlanan kanda beyaz kan hücrelerine karşı vücudun tepki vermesinden kaynaklanır. Kişi kan alımı sırasında veya alımdan sonraki 24 saat içerisinde ani ateşlenme yaşar. Ateşlenmeyle birlikte baş ağrısı, bulantı, üşüme gibi belirtiler meydana gelebilir. Kan almanın zararları arasında bulunan febril reaksiyonu, genellikle bayanlarda görülmektedir. Hamile kadınlarda daha sık rastlanılmaktadır.
• Akut akciğer hasarı: Akut akciğer hasarı, kan almanın zararları arasında nadir fakat en ciddi zarara neden olan durumlardandır. Daha çok dondurulmuş plazma alımından sonra rastlanılmaktadır. Kan alımından 1 veya 2 saat sonra etkilerini göstermeye başlar. Akciğerin hasar alması yüksek derecede oksijene ihtiyaç duymanıza ve solunum cihazlarına bağlanmanıza neden olmaktadır. Nadir olarak ölümlere sebebiyet verdiği bilinmektedir.
• Akut hemolotik reaksiyonlar: Bu durum çok nadir görülen bir sorundur. Donör ve hastanın kan gurubunun uyuşmaması sonucunda meydana gelir. Vücuttaki antikorların alınan kandaki, kırmızı kan hücrelerine saldırması ve hemolizeye neden olması, kandaki zararlı maddelerin serbest kalmasına neden olur. Hastada titreme, ateş, göğüs ağrısı ve mide bulantısı gibi etkilere neden olur. Böbreklerde ağır hasara neden olur ve diyalize ihtiyaç duymanızı sağlar. Bu reaksiyon başlar başlamaz durdurulamazsa sonucu ölümcül olabilir.
• GVHD hastalığına neden olabilir: Zayıf bağışıklık sistemi bulunan kişilerde kan alımı GVHD hastalığına neden olabilir. Alınan kandaki beyaz kan hücreleri hastanın hücrelerine saldırır. Hastanın bağışıklık sistemi zayıf olduğu için alınan beyaz kan hücrelerini tehdit olarak algılamayabilir. Akraba veya aile fertlerinden alınan kanda bu duruma daha sık rastlanılmaktadır. GVHD hastalığı ateşlenmeye, karaciğer sorunlarına, deride döküntülere ve ishale neden olabilir.
• Enfeksiyonlar ve hepatit riski: Kan nakli, bakteri, virüs ve parazit gibi enfeksiyonların iletilmesinde etkili olabilir. Bu düşük bir olasılık da olsa 100 kişiden 5 inde rastlanılmaktadır. Ayrıca kan alımı sırasında deriden bakteri bulaşması gerçekleşebilir. Alınan kanın oda sıcaklığında bekletilmesi gerektiği için bakterilerin çoğalmasına neden olabilir. Bağışlanan kanda hepatit virüslerinin bulunma olasılığı vardır.  Kan alımı hepatit virüslerinin yayılmasının en yaygın yollarından biridir. Bu durum bazen karaciğer sorunlarına neden olabilmektedir. Hepatit B ve C bulaşma olasılığı milyonda 1 olasılıktır.

Kan Vermenin Zararları TIKLAYINIZ.

Beyaz Kan Vermenin Zararları TIKLAYINIZ.

Kansızlığın Zararları Ve Kansızlığın Belirtileri TIKLAYINIZ.